Sevgili Güzel İnsanlar,
Keşke saçlarımla ilgili şu an bildiklerimi hamile kalmadan önce biliyor olsaydım. Keşke en azından hamileyken bilseydim. Diyeceksiniz ki "Herşeyi araştırıyorsun, çok biliyorsun. Bunu da araştırsaydın ya?" ah ahhhh diyorum. Hamilelik serüvenimde okursunuz... Tek yapabildiğimiz gidip doğal(?) bir şampuan alıp kullanmak oldu, ne yazık ki...
Uzatmadan anlatayım. Kendimi bildim bileli saçlarımı şampuanla yıkadım. Bir yetmedi iki kere şampuanladım ki kirler çıksın. Ha bi de köpürmezse mutlu olmazdı hiç annem. Yok kremli şampuan kullan; yok şampuanla kremi ayrı kullanmalı... Saç bakım kremi, bakım maskesi.... Vay anam vay! Saçlarım gür ve dalgalı mı düz mü karar veremeyen, zor uzayan, stresli ve bol saç derisi problemine sahip bir tür! Kullanmadığım ürün, krem.. vb kalmadı. Döktüğüm paraya mı sonucun değişmemesine mi yanarsın? Tanıdık geldi mi? ;)))
Hadi hamileyken bir şey yapamadım ama şimdi bebeklerim var. Onlara da şampuan alıp kullanıyoruz değil mi? Hem de doğal diye en pahalısından...
Şampuanlarla ilgili bildiklerimizi bir kenara bırakmaya hazır olun.
Şampuanların hepsi yıllar süren araştırmalar sonucu üretiliyor. Hepsinin üretim aşamalarında alanında uzman kişiler çalışıyor. Hepsi pH dengelerinin saç derisine uygun olduğunu söylüyor. Saçımızın derisinin pH'ı 4,5 ile 5 düzeyindedir ve şampuanlar buna uygun üretilir. Hemen hepsi doğal olduğunu iddia eder ancak içlerine giren maddelerin pek çoğu doğal değilken bu ne kadar doğru olabilir ki?!!
Şampuanların içinde yağdan kirden temizleyen sürfaktan denilen deterjanlar bulunur. Petrolden elde edilen kimyasallardır bunlar. Saçınızı doğal yağlarından arındırırlar; önce temiz olur saçınız sonra kaybettiği yağı kazanmak için yağlanır hatta aşırı yağlanır çünkü denge şaşmıştır. Yıkarsınız yağlanır; yağlanır yıkarsınız... Başka ne bulunur şampuanımızda? Deterjanın kurutacağı saça önlem olarak nemlendirici eklenir. Şampuan bozulmasın diye koruyucu ve sonra da tüm kimyasalların kötü kokusunu bastırmak için parfüm. Ben işin uzmanı değilim ama kabaca bunların doğru olduğunu da bilecek kadar araştırmacıyım ;)
Peki, ne yapalım?
Dediğim gibi ben pek çok doğal olduğunu iddia eden ürün denedim. Olmadı. Annemlerin yaptığı ev yapımı sabun dahil hiç bir şey işe yaramadı. Gerçi haksızlık etmeyeyim. İki yıkamada bıraktım. 'Devam etseydim ne olurdu'sunu şimdilik bilemeyeceğim sanırım. Hoş onların içinde kimyasal yok sanmayın. Yapımlarında kostik kullanılıyor. Doğal ürünler, doğal yöntemler diye diye araştırırken gözüme çarptı no-poo tekniği. Daha önce de duyar gibi olmuştum. Ne demekse "duyar gibi olmak"? ;)))
"No-poo" diyorlar. Belki ülkemizde de biliniyordu eskiden ama şu an bu tekniğin bilinmesine neden olanlar böyle koymuşlar adını. "Şampuana hayır" demişler. Artuk hayatımızda "şampuan yok" demişler. İyi etmişler... Belki siz zaten biliyor ya da uyguluyorsunuz. Ama ben yeniyim ve benim gibi bilmeyenlerle paylaşmak istedim. Hele ki hamileysek, hele ki emziriyorsak ve bebeklerimize, çocuklarımıza iyilik yapmak istiyorsak...
Pek çok no-poo tekniği var. Rahat olun sadece. İlla ki biri size uyar. En doğalı saçları sadece su ile yıkamak. Sadece bu aşamaya gelmek gerçekten büyük sabır gerektiriyor yalnız bilesiniz. Önce o saçlar berbat görünüyor ama sonra tamamen işin rengi değişiyor. Tek kuralları saç spreyi, şekillendirici.. vb. gibi kimyasallardan uzak durmak ve saçın kendi dengesini korumak. Saçımıza güvenmemiz gerektiğini vurguluyorlar bu akımın uygulayıcıları. "Eee" dedim bende. Güvenelim hadi. Ne kaybederim ki zaten. Bir de "şu an bebeklerime de doğal çözüm bulmuş olurum" diye düşündüm. Ancak bebeklerimi zaten mümkün olduğunca sadece su ile yıkıyordum. Doğru yoldaymışım.
Şampuansız saç yıkama tekniklerine göz atın mutlaka. Şampuandan kurtulun yeter ki! Size en uygununu bulana kadar deneyin ama doğal olduğuna kesinlikle emin olun. Benim gibi araştırın. Ben neler duydum, araştırdım peki şampuansız saç yıkama tekniği olarak? Karbonat-sirke işbirliği, küllü su, küllü sabun, zeytinyağlı sabun ( daha doğrusu doğal olduğuna emin olduğunuz her sabun), ev yapımı doğal şampuanlar (internette pek çok örnek bulabilirsiniz), sabun cevizi, sadece su ile yıkamak. Bunlar benim bildiklerim. Öğrendikçe eklerim.
Ben her zamanki gibi en doğal olanı, en zararsız olanı seçmeye kararlıydım. Sabun denemelerimin pek çoğu hüsranla sonlandı. Ben biraz sorunluyum tabe. Ev yapımı şampuanlara Oğuz bey yanaşmadı. "Uzman değiliz. Saç bu ve uzun süre kullanacaksın." dedi. Geriye kaldı karbonat ve sirke. Karbonat ve sirke kullanımı ile başlayıp sadece su ile saçlarını yıkamaya dönen pek çok insan var. Onları araştırdık. Pek çok kullanıcı deneyimi okuduk. Oğuz bey epey araştırdı bana en sağlıklı bilgileri verebilmek için... Hatta pek çok bilgiyi birlikte okuduk, yorumladık, hesap yaptık. En kısa şöyle anlatmaya çalışayım ben. Burada çok bilirmiş gibi Oğuz Beyin yerine ayrıntılı açıklama yapamam zaten. O da alanda uzman olmadığı için yapmayı tercih etmedi ama uyardı "Bilimsel bir kanıt yok ortada.Tam tersine neden kullanılmaması gerektiğine dair bilimsel açıklamalar var." diye.
Saçımız sağlıklı kalabilmesi için en önemli şey pH dengesini korumaktır. Saç derimiz asidik; karbonat ise aşırı baziktir. (Aslında bir nevi kimyasaldır) Su ile karıştırarak karbonatın pH düzeyini dengelemeye çalışıp üzerine de sirkeli su kullanılsa da karbonatlı suyun pH düzeyini saç derimize uygun hale getiremeyiz. Okuduklarımız arasında bir bardak suya bir yemek kaşığı koymaktan bahsediyorlar ki çok yüksek bir oran. Çünkü sudan 100 kez daha baziktir karbonat ve suya koyduğunuzda alkali düzeyini yükseltirsiniz ve bu saç deriniz için hiç iyi bir şey değildir. ( Hatırlayın bir ara suya karbonat koyup için diyorlardı suyun alkalilik oranını arttırmak için ;) Yani bahsedilen oranlarla ve düzenli kullanarak azar azar saçlarınızı yakma ihtimaliniz var. Üstüne sirke ile su karıştırarak sözde bu dengeyi kurduklarını belirtmişler ama aritmetik ortalamaları alıp, doğru hesaplamalar yapıp doğru oranı tutturmanız lazım ki bu da evde çok sağlıklı yapabileceğimiz bir şey değil. Ayrıca su ile seyreltilmiş de olsa karbonat ve sirke saç derisinde buluşacağından kimyasal tepkimeye girmediğine emin olamazsınız.
Saçıma o kimyasalları artık sürmeyeceğim için çok mecbur kalır da saçlarım çok kirlenirse her şeye rağmen ayda yılda bir karbonat ve sirkeyi tercih ederim. O da 1 litre suya bir çay kaşığı karbonat ve 1 litre suya 1 yemek kaşığı sirke oranı ile. Nasıl kullanıldığının ayrıntılarını pek çok blogda görebilirsiniz eğer tercihiniz sürekli kullanmak yönünde olur ise. Sadece aman diyim dikkatli olun. Çünkü bu yöntemi uzun süre kullanıp sonunda terk eden pek çok kişi var.
Sonuç olarak neye karar verdik?
Saçlarımı sadece ve sadece su ile yıkamaya. Elbette eskiden insanların yıkandığı doğal tertemiz nehir suyu göl suyu gibi olamaz çünkü sularımız kireçli, kimyasal işlemden geçmiş ama her şeye rağmen içimiz en rahat böyle olacak. Böyle yapanlar diyorlar ki: Önce saçlarınız yağlanacak, berbat olacak. Sabredin. Bir müddet sonra sadece su ile yıkayıp çıkacaksınız. Hem sağlıklı, hem yumuşak ve hem de doğal.
Bir kaç defa karbonat ve sirke kullanarak yıkadım ve şimdi sadece su ile yıkıyorum. Bakalım ne kadar dayanacağım. Buradan bildiririm ;)))
Bu arada bebeklerimi mümkün mertebe sadece su ile yıkıyorum bilesiniz ;) Çok zorlanırsam arada bir şampuanlıyorum o kadar.
GÜNCEL: Temmuz bitmek üzere. Yaklaşık dört ay oldu. Hep yazacağım araya bir şey giriyor. Tam iki sinir bozucu, saçlarımı nerelere saklasam dediğim iki koca ay atlattım. Bunun nedeni de saçlarımın çok uzun olması. Belime değiyorlar artık. Bu nedenle saçlarınız çok uzunsa benim gibi çok sabretmeye hazır olun ya da kestirin ( sadece bir seçenek tabi ki... kestirmeyin yazık ;) ya da hiç bu yönteme bulaşmayın. Duşa her girdiğimde şampuan şişesiyle savaş verdim çünkü. Ancak saçı makul boyda olanlara kesinlikle tavsiye ediyorum. O sabra değer.
Sonuç: noo-poo kazandı. Hadi hadi benim deli iradem kazandı! Hamileyken bilseydim de yapabilseydim keşke. Yalnız ekleyeceklerim var. daha derin araştırmalara girdim ve sadece su ile yıkayıp bırakılmadığını öğrendim bu yöntemin.
Bu yazıyı yazarken faydalandığımız kaynaklar:
"Yazsak
roman olur" diyebileceğimiz kadar çok kaynağımız var aslında. Yıllarca
ders aldığımız hocalarımız, okuduğumuz ders ve ders dışı kitap ve
yayınlar, bilimsel çalışmalar, gazete, dergiler ve internet kaynakları.
Bir de hayatımıza birikimleriyle renk katan bir sürü güzel insan.
Okuyalım Bölümü'nde fırsat buldukça kitap yorumlarımızı da yayınlayacağız. Göz atmanızı tavsiye ederiz ;)
Burada
sadece bilgi tazelerken faydalandıklarımız (insan ne de olsa unutuyor) ,
hakkında hiç bilgi sahibi olmadığımız konuları öğrenirken
yararlandıklarımız ve konu ile doğrudan ilgisi olanları göz atmak için
bulabilirsiniz:
İnternet yayınları:
https://www.futurederm.com/3-reasons-why-baking-soda-and-apple-cider-vinegar-destroy-your-hair-and-what-to-use-instead/
http://www.zehirsizev.com/kisisel-bakim/sampuaninizdaki-yasak-madde/
http://bentasindim.blogspot.com.tr/2014/02/no-poo-ya-basladim-saclarimi-sampuansiz.html
http://dunyayikurtarankadinlar.blogspot.com.tr/2012/01/sampuansz-yasanr-m.html
http://sagliklidogalkozmetik.blogspot.com.tr/2013/09/dunyada-no-poo-akm-ve-sampuansz-hayat.html
http://www.yesilev.org/#!eko-temizlik/c1ilz
http://www.naturemoms.com/no-shampoo-alternative.html
http://www.aksam.com.tr/pazar/sampuanlanmama-akimi-no-poo--151906h/haber-151906
https://basityasamseruvenim.wordpress.com/2013/01/17/sampuansiz-sac-yikamak-no-poo/comment-page-1/#comment-582
http://kozmikbakim.blogspot.com/2013/08/no-poo-sampuansz-sac-ykama.html
http://sagliklidogalkozmetik.blogspot.com.tr/2013/09/sampuan-kullanmadan-sac-ykama.html
http://justprimalthings.com/2014/10/20/the-ultimate-water-only-hair-washing-routine-no-shampoo/
http://justprimalthings.com/2015/01/04/no-poo-without-looking-oily/
http://www.shampootruth.com/is-washing-hair-with-water-only-really-working/
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder